AVRUPADAN Youtube Video
Yapay zekâ duygusal zekâ testlerinde insanları geride bıraktı
İsviçre’de yapılan araştırmalar, yapay zekânın duygusal zekâ testlerinde insanlardan daha başarılı ve ikna edici olduğunu ortaya koydu.
Cenevre ve Bern üniversitelerinde görevli araştırmacılar, altı farklı yapay zekâ sistemini insanlara yönelik hazırlanmış duygusal zekâ testlerine tabi tuttu. Örneğin, iş yerinde bir çalışanın fikrinin çalınması gibi karmaşık sosyal durumlara nasıl tepki verilmesi gerektiği sorulan testlerde yapay zekâ modelleri yüzde 81 oranında doğru yanıt verirken, insanlarda bu oran yalnızca yüzde 56’da kaldı.
Araştırmanın ikinci aşamasında ChatGPT’den yeni testler hazırlaması istendi. Bu testler 400’den fazla katılımcı tarafından değerlendirildi ve yapay zekâ tarafından oluşturulan sorular, insan yapımı testler kadar gerçekçi bulundu.
Çalışmanın başyazarlarından Marcello Mortillaro, "Bu sonuçlar, yapay zekânın yalnızca duyguları anlamakla kalmayıp, duygusal zekâ ile hareket etmenin ne anlama geldiğini de kavradığını gösteriyor" dedi.
Tartışmalarda da daha ikna edici
Yakın vakitte İsviçre Teknoloji Enstitüsü’nün yaptığı bir başka araştırma ise, yapay zekânın tartışmalarda insanlara kıyasla çok daha ikna edici olduğunu ortaya koydu. Nature dergisinde yayımlanan çalışmada, ChatGPT-4 kullanan yapay zekâ sistemlerinin yüzde 64 oranında daha fazla ikna gücüne sahip olduğu saptandı.
Araştırmaya katılan 600 gönüllü, okul üniforması zorunluluğu, fosil yakıtların yasaklanması ve yapay zekânın topluma etkisi gibi konular üzerine argümanlar sundu. Yarısı insanlarla, yarısı ChatGPT-4 ile tartıştı. Yapay zekânın başarısı özellikle karşısındaki kişinin yaşı, cinsiyeti ve siyasi eğilimi gibi kişisel bilgilere erişimi olduğunda belirgin biçimde arttı.
Kişisel verilerle "hedefli ikna" riski
Araştırmayı yürüten Francesco Salvi, yapay zekânın yalnızca mantıklı argümanlar üretmediğini, aynı zamanda insanların hassasiyetlerini analiz ederek strateji geliştirdiğini söyledi. Salvi, sosyal medya üzerinden paylaşılan kişisel bilgilerin bu tür sistemlerin manipülasyon kapasitesini artırabileceği uyarısında bulundu.
Etik kaygılar büyüyor
Yapay zekânın iletişim ve ikna kabiliyeti, beraberinde ciddi etik soruları gündeme getiriyor. Karşımızdakinin insan mı yoksa bir yapay zekâ mı olduğunu bilmek bir hak mıdır? Yapay zekânın "etkili" olması ne zaman "manipülatif" olmaya başlar? Ve tüm bu süreçte sorumluluk kimde olmalı? Uzmanlar, bu soruların sadece teknolojik değil, aynı zamanda toplumsal ve ahlaki boyutları olduğunu vurguluyor. Çünkü yapay zekâ artık yalnızca bir bilgi aracı değil, aynı zamanda aktif bir fikir şekillendirici hâline geliyor.
Geri Dön 24 Mayıs 2025 Cumartesi Önceki Yazılar