Belçika'da bu hafta neler yaşandı?

Dominik Cumhuriyeti’nde Belçika’ya gönderilmek üzere muz kasalarına saklanan 9,5 ton kokain ele geçirildi. Piyasa değeri yüz milyonlarca avro olan kokain, Dominik Cumhuriyeti tarihindeki en büyük uyuşturucu yakalamalarından biri olarak kayda geçti. Yetkililer, bu miktarın Belçika ve Avrupa’daki uyuşturucu ticaretine büyük bir darbe vuracağını belirtti.

Suriyeli sığınmacıların başvuruları askıya alındı

Esad rejiminin sona ermesiyle Belçika, Suriyeli sığınmacıların başvurularını askıya aldı. Başbakan Yardımcısı Petra De Sutter, Esad sonrası dönemi "umut verici bir başlangıç" olarak değerlendirirken, Brüksel’de Suriye devrimi bayrağı göndere çekildi. Belçika’da yaşayan Suriyeliler bu gelişmeyi kutlamak için sokaklara döküldü.

Nükleer enerji tartışmaları yeniden gündemde

Belçika, nükleer santrallerin ömrünü uzatma ve yeni santraller inşa etme konusunu değerlendiriyor. Hükûmet, Doel 4 ve Tihange 3 reaktörlerinin çalışma sürelerini 10 yıl daha uzatmıştı. Merkez sağ partiler, enerji güvenliği ve iklim hedeflerine yönelik yasa teklifleri hazırlarken, bu tartışmalar Belçika’nın enerji politikasını şekillendirmeye devam ediyor.

Emisyonsuz taksi düzenlemesi ertelendi

Brüksel, taksilerde emisyonsuz araç zorunluluğunu 2027’ye erteledi. Hükûmet, mevcut elektrikli şarj altyapısının yetersiz olduğunu belirtirken, Yeşiller Partisi erteleme kararını hava kalitesine olumsuz etkisi nedeniyle eleştirdi. Bu karar, çevresel hedeflerin ve ekonomik gerçeklerin çatıştığı bir noktayı gözler önüne seriyor.

Hileli mazot operasyonu: 23 gözaltı, 25 milyon avro zarar

Belçika’da iki suç örgütüne yönelik düzenlenen operasyonlarda, kırmızı yakıtı dizel olarak piyasaya süren çeteler çökertildi. Operasyonda 23 kişi gözaltına alındı, 6 milyon avroluk mala el konuldu ve devletin en az 25 milyon avro zarara uğratıldığı açıklandı.

Sendikalar Brüksel sokaklarında tasarruf planlarını protesto etti

Brüksel’de sosyalist, Hristiyan ve liberal sendikalar, hükûmetin tasarruf planlarını protesto etmek için meydanlara indi. Sendikalar, bu planların kamu sektörüne zarar vereceğini ve çalışanların alım gücünü düşüreceğini savundu. Göstericiler, çalışan haklarını koruma çağrısı yaptı.