Kurbağalar için denetim talebi

Fransız çevre grubu Robin des bois ve Alman yaban hayatı koruma örgütü Pro Wildlife tarafından Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron'a gönderilen mektupta, Avrupa Birliği'nin yılda 80 ila 200 milyon kurbağa ithal ettiği ve bunların büyük bir kısmının Fransa tarafından satın alındığı ifade edildi. Belirtilen verilere göre, AB her yıl ortalama 4 bin 70 ton kurbağa ithal ederken, bunların en az 3 bin tonu Fransa'ya ithal ediliyor. İthal edilen kurbağaların çoğu Türkiye, Endonezya, Arnavutluk ve Vietnam'dan geliyor.

Kurbağa sayısının azalması, sivrisinek artışına yol açabilir

Aktivistler, özellikle yengeç yiyen kurbağalar (Fejervarya cancrivora) ve pirinç tarlası kurbağası (Fejervarya limnocharis) gibi türlerin sayısının azalmaya başladığını bildirdi. Uzmanlar, kurbağaların ekosistemde önemli bir rol oynadığına ve amfibi popülasyonlarının azalmasının sivrisineklerin artışına yol açarak salgın hastalıkların tetiklenmesine neden olabileceğine dikkat çekti. Pro Wildlife'tan Sandra Altherr, AB'nin kendi biyoçeşitlilik stratejisiyle çelişen bir durumda milyonlarca kurbağanın toplanmasına göz yumduğunu eleştiriyor.

Aktivistler, Fransız hükûmetine Nesli Tehlike Altında Olan Yaban Hayvanı ve Bitki Türlerinin Uluslararası Ticaretine İlişkin Sözleşme'ye (CITES) uygun olarak kurbağa ithalatının yol açtığı tahribatı durdurması çağrısında bulundu. Fransız mutfağında popüler olan kurbağa bacağı yemeğinin, kurbağaların kızartılması veya sarımsak ya da maydanozla sotelenmesiyle hazırlanmasına rağmen, bu uygulamanın sürdürülebilir olmadığı vurgulanıyor.