Yeni koalisyon protokolüne Müslümanlardan tepki

Almanya’da yeni kurulan koalisyon hükûmetinin üzerinde uzlaştığı ortak mutabakat metninde, anayasa tarafından izlenen ya da yurt dışından yönlendirilen derneklerle artık iş birliği yapılmayacağı bildirildi. Bu ifadenin özellikle Diyanet İşleri Türk-İslam Birliği (DİTİB) ve İslami Cemaati Millî Görüş (IGMG) gibi Müslüman kuruluşları hedef aldığı ileri sürüldü.

“Çağ dışı bir sözleşme”

Berlin Humboldt Üniversitesi profesörlerinden ve Almanya Entegrasyon ve Göç Araştırmaları Merkezi Başkanı Naika Foroutan, Tagesspiegel gazetesine yaptığı açıklamada, koalisyon protokolünü “çağ dışı” olarak nitelendirdi. Metinde “İslam” ve “Müslüman” kelimelerinin bir kez bile geçmediğini belirten Foroutan, sadece “İslamcılık” üzerinden güvenlik merkezli bir yaklaşım benimsendiğini söyledi.

Müslümanların görünmez kılınmasına tepki

Foroutan, sözleşmenin 1960’ların göçmen inkâr politikalarını hatırlattığını belirterek, “Müslümanların bu toplumun ayrılmaz bir parçası olduğu görmezden geliniyor” dedi. Yaklaşık 6 milyon Müslüman’ın yaşadığı Almanya’da bu kitlenin ihtiyaçlarının yok sayılmasının kabul edilemez olduğunu vurguladı. Müslümanların öğretmen, gazeteci, imam, antrenör gibi rollerde toplumda yer aldığını hatırlatan Foroutan, buna rağmen görünmez kılındıklarını dile getirdi.

“AfD’ye teslimiyet” eleştirisi

Almanya’da “İslamcı potansiyel”in yaklaşık 27 bin 200 kişiyle sınırlı olduğunu belirten Foroutan, “Peki geri kalan yüzde 99 nerede bu belgede?” diye sordu. Bu protokolün toplumda büyük bir güven kaybına yol açtığını savunan Foroutan, metnin Müslüman karşıtlığını normalleştiren AfD’ye boyun eğmek anlamına geldiğini söyledi.

İmam eğitimi ve finansmanına dair soru işareti

Foroutan ayrıca imam eğitimi konusunu da gündeme getirdi. Türk Diyaneti’ne bağımlılığın eleştirilebileceğini kabul eden Foroutan, ancak bu eleştiriye bir alternatif getirilmesi gerektiğini söyledi. “İmamların bu ülkede nasıl finanse edileceğine dair bir plan var mı?” diye sorarak, çözüm arayışının eksikliğine dikkat çekti.

ZMD’den ortak açıklama: İslam sadece tehdit olarak anılıyor

Almanya Müslümanlar Merkez Konseyi (ZMD) de koalisyon protokolüne sert tepki gösterdi. Kurumun basın açıklamasında, metinde “anti Müslüman ırkçılık” ifadesinin açıkça kullanılmaması eleştirildi. Ayrıca İslam’a ve Müslüman yaşamına dair hiçbir olumlu vurgunun yer almamasının çarpık bir algı yarattığı vurgulandı. Müslüman toplulukların eğitim, kültür ve sosyal yaşama katkılarının yok sayıldığı belirtildi.

Müslüman seçmen potansiyeli göz ardı ediliyor

ZMD ve Foroutan, Almanya’daki Müslüman seçmenlerin yaklaşık yüzde 3’lük bir potansiyele sahip olduğunu, bu oranın özellikle FDP, Sol Parti ve BSW gibi küçük partiler için belirleyici olabileceğini ifade etti. Açıklamalarda, Müslümanların bu denli yok sayılmasının hem sosyal bütünlüğe hem de siyasî temsil eşitliğine zarar verdiği vurgulandı.