AVRUPADAN Youtube Video
Tüketici etiket istiyor, raflarda ürün yok
Almanya’da gıdalarda gönüllü olarak kullanılan Nutri-Score besin etiketi, beşinci yılında yeniden tartışma konusu oldu.
Tüketici örgütü Foodwatch’ın yaptırdığı ankete göre, alışverişte Nutri-Score’a ‘sık’ ya da ‘çok sık’ bakanların oranı yalnızca yaklaşık üçte bir düzeyinde.
Buna karşılık katılımcıların yüzde 66’sı, renkli ve yorumlayıcı bir besin etiketi sisteminden genel olarak faydalanacağını söylüyor. Foodwatch, bu çelişkinin nedenini market raflarındaki düşük yaygınlığa bağlıyor. Ankete katılanların yüzde 91’i Nutri-Score’u tanıyor, ancak etiket hâlâ görece az sayıda ürünün üzerinde yer alıyor.
Foodwatch’tan Luise Molling, “Süpermarkette yalnızca birkaç üründe bu etiket varsa, tüketici ürünleri karşılaştıramıyor. Nutri-Score bu yüzden bütün etkisini gösteremiyor” diyerek uygulamayı eleştiriyor. Molling’e göre, dondurulmuş hazır yemek, kahvaltılık gevrek ya da tost ekmeği gibi ürünlerde gerçek karşılaştırma ancak abur cubur üreticisinden organik markaya kadar herkes bu sistemi kullanmak zorunda olursa mümkün olabilecek.
Güvensizlik, kafa karışıklığı ve bilgi açığı
Çalışma, sistemin bilinirliğine rağmen tüketicilerin önemli bir bölümünün Nutri-Score’a temkinli yaklaştığını da gösteriyor. Katılımcıların yüzde 59’u etiketin tarafsız olup olmadığı konusunda en azından kısmen şüpheli. Yüzde 67’si Nutri-Score’u en azından kısmen ‘yanıltıcı’ bulduğunu belirtiyor.
Ayrıca katılımcıların yüzde 80’i, Nutri-Score’u doğru kullanıp kullanmadığından emin olmadığını söylüyor. Çoğunluk, etiketin nasıl okunup yorumlanacağı konusunda daha fazla açıklama ve bilgilendirme talep ediyor.
Araştırmanın yazarı, Göttingen Üniversitesi’nden gıda ve tarım ürünleri pazarlaması profesörü Achim Spiller, Nutri-Score’un potansiyelinin yüksek olduğunu ancak bunun tam olarak kullanılmadığını vurguluyor. Spiller, “Tek başına beslenme devrimi yaratacak bir ‘oyun değiştirici’ değil ama çok önemli bir araç” değerlendirmesini yapıyor.
Nutri-Score sistemi nasıl işliyor?
Nutri-Score, koyu yeşil A’dan koyu kırmızı E’ye uzanan beş kademeli bir skala kullanıyor. Aynı ürün grubundaki gıdaların genel besin profilini hızlıca karşılaştırmaya imkân sağlıyor.
Şeker, doymuş yağ ve tuz gibi unsurlar puanı aşağı çekerken; lif, protein ve meyve-sebze oranı puanı yükseltiyor. Böylece tüketicinin tek bakışta, kendi kategorisi içindeki bir ürünün görece ne kadar dengeli olduğuna dair fikir edinmesi amaçlanıyor.
Sistem, Almanya’da Kasım 2020’de dönemin gıda bakanı Julia Klöckner tarafından resmen tanıtıldı ve şu anda yalnızca gönüllü olarak kullanılabiliyor. Tarım ve Gıda Bakanlığı’na göre Nisan ayı itibarıyla 960 şirket, 1420 marka için Nutri-Score logosunu kullanıyor.
Foodwatch’tan zorunluluk çağrısı, AB’den hukuki fren
Foodwatch, federal hükûmete Nutri-Score’u Almanya’da zorunlu hâle getirme çağrısında bulunuyor. Luise Molling, “Araştırma, toplumda bu tür bir etiketlemeye güçlü bir talep olduğunu gösteriyor. Ama beş yılın ardından Nutri-Score mevcut hâliyle sınırlarına dayanmış durumda” diyor.
Tarım ve Gıda Bakanlığı ise AB hukukuna işaret ediyor. Mevzuata göre, bu tür genişletilmiş ön yüz etiketleri ulusal düzeyde tek başına zorunlu kılınamıyor. Şu anda yalnızca her 100 gram için besin değerlerini içeren klasik tablo etiketleri tüm Avrupa Birliği’nde zorunlu. Nutri-Score gibi sistemlerin zorunlu hâle gelmesi için ise AB çapında ortak bir karar gerekiyor.
Geri Dön 11 Aralık 2025 Perşembe Önceki Yazılar