“Sağlam barış gücü için yüz binlerce asker gerekir”

Batılı ülkelerin Ukrayna’ya asker göndermesi yeniden gündeme geldi. Almanya Başbakanı Friedrich Merz ve bazı Avrupa liderleri, pazartesi günü Berlin’de yayımladıkları ortak açıklamada, Rusya’nın savaşı bitirmeyi kabul etmesi hâlinde Ukrayna’ya destek için 'çok uluslu güç' seçeneğine işaret etti.

Açıklamada, bu gücün Ukrayna ordusunun güçlendirilmesine katkı vermesi, hava sahası ve deniz güvenliğinin desteklenmesi hedefleniyor. Metinde, bunun Ukrayna içinde operasyonlar yoluyla da mümkün olabileceği ifadesi yer aldı. Avrupa askerlerinin sürekli Ukrayna’da konuşlanmasının şart olmadığı, ancak belirli görevlerde sahada rol üstlenebileceği anlatıldı. Yeni bir Rus saldırısı hâlinde silahlı güçlerin devreye sokulabileceği de vurgulandı.

"Temas hattını korumak istiyorsanız sayı çok büyük olur"

Olaf Scholz döneminde mayıs ayına kadar Başbakanlık Müsteşarı olan Wolfgang Schmidt (SPD), bu ölçekte bir askerî varlığın hayata geçeceğinden kuşkulu. Schmidt, bir podcast yayınında, “Eğer gerçekten sağlam bir barış gücü kurup temas hattını ya da sınırı koruyacak bir yapı kurmak isterseniz, yüz binlerce uluslararası askere ihtiyaç duyarsınız” dedi. Schmidt’e göre böyle bir konuşlanma gerçekçi değil.

“En güçlü güvence, Ukrayna ordusunun kendisi”

Schmidt, Ukrayna için en etkili güvenlik garantisinin ülkenin kendi ordusu olduğunu savundu. Schmidt, “İlk ve en önemli güvenlik garantisi, kısmen bizim finanse ettiğimiz, iyi donatılmış 800 bin asker” ifadesini kullandı.

Schmidt’in işaret ettiği, Ukrayna’nın yıllardır Rus ordusuna karşı savunmada tuttuğu Ukrayna Silahlı Kuvvetleri. Olası bir ateşkes sonrasında bu gücün Batı tarafından daha da desteklenmesi bekleniyor.

“Kara gücü olmadan da destek mümkün”

Schmidt, Avrupa’nın kara gücü göndermeden de Ukrayna’ya destek sağlayabileceğini söyledi. Hava sahasının, komşu ülkeler üzerinden devreye alınacak ek koruma mekanizmalarıyla güçlendirilebileceğini belirtti.

Berlin’deki açıklamada geçen ‘Ukrayna içinde operasyon’ ifadesinin ise siyaseten yeniden tartışılacağını vurgulayan Schmidt, “Asker göndermeye hazır mıyız?” sorusunun kaçınılmaz hâle geleceğini ifade etti.

“Rus saldırısında Batılı askerler ölürse ne olacak?”

Schmidt’e göre en kritik başlık, olası bir Rus saldırısının doğuracağı sonuçlar. Schmidt, “Ruslar saldırırsa ABD’den, Almanya’dan, Polonya’dan, Danimarka’dan vatandaşlar da ölür. Bu, bizim Rusya’yla savaşa girme isteğimizi değiştirir mi?” sorusunu gündeme getirdi.

Schmidt, Rusya’nın şu aşamada ateşkese bile yanaşmadığı bir tabloda bu senaryoların net yanıtlanamayacağını söyledi. Moskova’nın, Ukrayna’da Batılı askerî varlığa onay vermesinin de çok düşük ihtimal olduğunu dile getirdi.