Made in Germany’e veda

Alman Sanayi Federasyonu (BDI) Başkanı Siegfried Russwurm, Alman hükûmetinin enerji politikasını eleştirerek, iş dünyasının ekonomi yönetimine olan güveninin azaldığını belirtti. Financial Times'a konuşan Russwurm, Almanya'nın iklim politikasının aşırı dogmatik olduğunu ve yenilenebilir enerjiye geçişin Alman şirketlerini dezavantajlı duruma düşürdüğünü ifade etti. Bu belirsizlik, şirketlerin uzun vadeli yatırım planları yapmasını zorlaştırıyor ve bazılarının yurt dışına çıkmasına neden oluyor.

Uluslararası Para Fonu (IMF), Almanya'nın 2023'te küçülecek tek gelişmiş ülke olacağını tahmin ediyor. Koalisyon hükûmetindeki fikir ayrılıkları, ekonomik zorlukları çözme konusunda belirsizlik yaratıyor. Ekonomi Bakanı Robert Habeck, Alman kurumsal vergilerinin uluslararası düzeyde rekabetçi olmadığını kabul ederken, Maliye Bakanı Christian Lindner, Almanya'nın artık rekabetçi bir konumda olmadığını söylüyor.

Koalisyon ortakları arasındaki fikir ayrılıkları, ekonomik politikalarda da belirsizliğe yol açtı. FDP'nin önerdiği 'şirketlere yönelik dayanışma ek ücretinin kaldırılması' ve Habeck'in 'ekonominin ekolojik olarak yeniden yapılandırılması' gibi teklifleri koalisyon içinde tartışma konusu. Adalet Bakanı Buschmann ve Maliye Bakanı Lindner, AB düzeyindeki "Tedarik Zinciri Yasası"na karşı çıkarken, bu yasa Yeşiller ve SPD'nin favori projelerinden biri.

Almanya'da enerji politikası ve yatırım çekincesi nedeniyle endişeler artarken, Alman ekonomisinin geleceği için kritik dönemeçler yaklaşıyor.