Her yıl ortalama 10 kişi polis kurşunuyla ölüyor

Berlin Ekonomi ve Hukuk Okulu'nda, Polis ve Güvenlik Yönetimi Bölümü'nde görevli olan Sosyolog Prof. Dr. Daniela Hunold, Alman polis teşkilatının ırkçı yapıya sahip olduğu ve beyaz olmayanlara yönelik nefret suçlarını değerlendirdi.

Prof. Dr. Daniela Hunold, Almanya'da son yıllarda ırkçı polis şiddeti nedeniyle kaç kişinin hayatını kaybettiğine dair resmi verilerin olmadığını belirterek, "Polisin neden olduğu ölümlere ilişkin veri toplayan bir araştırmaya göre, polis tarafından vurulan kişilerin çoğunun kimliği belirsiz, bilinen isimler de genellikle Almanca olmayan isimler. Almanya'da yılda ortalama 10 kişi, polis kurşunuyla hayatını kaybediyor." ifadelerini kullandı.

"Polise açılan davaların yüzde 95'i düşüyor"

Alman polis memurlarının suç işlemesi durumunda yargılanma sürecine değinen Hunold, "Polis memurlarına karşı açılan davalardan yaklaşık yüzde 95'i genellikle düşüyor. Bunun başlıca nedenleri, polis memurları arasındaki sessizlik kuralı ve savcılığın polise yakın duruşu. Polis memurlarını genel olarak koruyan bir yasa mevcut değil" şeklinde konuştu.

Kurumsal ırkçılık tehlikesi

Hunold, Almanya'daki polis teşkilatlarında görülen ırkçılık sorununun temelinde kurumsal ırkçılığın yer aldığına vurgu yaparak, "Polis teşkilatları, toplumun geneline kıyasla daha fazla ırkçı tavır sergiliyor, ancak bunun sebebi memurların bireysel ırkçılığı değil, kurumsal ırkçılığın yaygınlaşmış olmasıdır. Almanya'da atamalar, yasalar ve kültürel koşullar ırkçı rutinlerin devam etmesine neden oluyor" şeklinde düşüncesini dile getirdi.

Irkçı ifadeler kullanılıyor

Alman polis raporlarında, genellikle Alman olmayan göçmenlerin işlediği suçlar için "Südlander" veya "Güneyli" gibi ifadelerin kullanıldığına dikkat çeken Hunold, "Polis güçleri, 'Südlander' gibi terimlerle ırkçı bir dil kullanıyor, ancak bu dilin kurumsal ırkçılığın bir yönü olduğunu düşünüyorum. Bu nedenle Almanya'daki ırkçı uygulamaların temelde kurumsal ırkçılığın bir sonucu olduğunu anlamamız gerekiyor" şeklinde görüş bildirdi.

Alman polis teşkilatındaki Müslüman karşıtlığına da değinen Alman profesör, "Son araştırmalar, Müslümanların polis tarafından sergilenen olumsuz davranışlara daha fazla maruz kaldığını gösteriyor. Özellikle siyahi ve Müslüman gençlerin sık sık kontrol edilmesi ve sorgulanması gibi durumlarda bu eğilim açıkça görülüyor" dedi.

Göçmen kökenli polis memurlarının durumuna da dikkat çeken Hunold, "Araştırmalar, göçmen kökenli polis memurlarının kökenleriyle ilgili şakalara sıkça maruz kaldıklarını gösteriyor. Ayrıca, bu polisler meslektaşlarına kıyasla amirleri tarafından daha sıkı denetlendiklerini ifade ediyorlar. Vatandaşlarla olan etkileşimlerinde ise zaman zaman ırkçı söylemlere maruz kalabiliyorlar. Almanya'da göçmen kökenli polis memurlarının işe alımında ilerleme kaydedilmiş olsa da, kurum içinde çeşitliliğin ele alınışı hala istenilen düzeyde değil" şeklinde sözlerini tamamladı.