Gießen’de AfD gençlik kongresi: Barış çağrısı yerini çatışmaya bıraktı

AfD’nin yeni gençlik örgütü 'Generation Deutschland'ın kuruluş kongresi nedeniyle Gießen sokaklarına yaklaşık 30 bin kişi çıktı. İçlerinden yaklaşık 1.000 kişilik bir grup, kongrenin yapıldığı alanın çevresindeki bariyerleri zorla aşmaya çalıştı.

Polis tazyikli suyla müdahale etti

Polis, toplam 6 bin görevliyle barikatları tutmaya çalıştı. Tazyikli su, cop ve kalkanlarla müdahale edildi, yollar kapandı, kent merkezinde saatlerce kaos yaşandı.

Günün sonunda; bir düzine polisin hafif yaralandığı açıklandı. AfD Federal Meclis üyesi Julian Schmidt, kimliği belirsiz kişiler tarafından darbedildiğini ve burnunun kırıldığını iddia etti.

Belediye Başkanı: Böyle hayal etmemiştim

Akşam saatlerinde değerlendirme yapan Belediye Başkanı Becher, Bild'e konuşarak, Gießen’deki tabloya tek açıdan bakılamayacağını, Lahn’ın batısında AfD gençlik kongresine yönelik 'çok sert ve kısmen şiddet içeren' bir direniş yaşandığını, bunu böyle hayal etmediğini söyledi. Aynı zamanda kent merkezinde on binlerce insanın, renkli ve demokratik bir Gießen için barışçıl biçimde yürüdüğünü, birbirine saygılı ve dikkatli davrandığını, bunun da çok etkileyici olduğunu vurguladı.

Almanya Başbakanı Friedrich Merz ise görüntüleri eleştirerek, televizyonda 'hiç de sevindirici olmayan, aşırı sol ile aşırı sağ arasında bir çatışma' manzarası gördüklerini söyledi.

Salon dışında kaos, içeride Generation Deutschland

Kentte gerginlik tırmanırken, Hessenhalle’de yapılacak AfD gençlik kongresi de doğrudan etkilendi. Dışarıdaki arbede ve blokajlar nedeniyle delegelerin salona girişi gecikti; kuruluş toplantısı boş sıralarla başladı ve ancak yaklaşık iki saatlik gecikmenin ardından tam anlamıyla başlayabildi.

Ancak kongre bir kez başladıktan sonra hızlı bir şekilde tamamlandı. Yeni yapılanmanın adı 'Junge Alternative'nin yerine resmen 'Generation Deutschland' oldu. Program akışı ve kararlar, izlenimlere göre parti yönetimiyle önceden uyumlu şekilde hazırlanmıştı.

Örgütün yeni genel başkanı, 28 yaşındaki Jean-Pascal Hohm oldu. Herhangi bir rakibi yoktu ve delegelerin yaklaşık yüzde 90’ının oyunu aldı. Brandenburg Eyalet Parlamentosu üyesi olan Hohm, iç istihbarat kurumu tarafından 'aşırı sağcı' olarak sınıflandırılıyor. Konuşmasında, Almanya’nın “Almanların ülkesi ve yurdu olarak kalmasını sağlayacak gerçek bir göç politikasına dönüş” için mücadele edeceğini söyledi.

AfD Eş Genel Başkanı Alice Weidel ise “Generation Deutschland”dan beklentisini çok net ifade etti. Bu yapının parti için bir 'kadrolar okulu' olacağını vurgulayan Weidel, gençlere “Siz partimizin bir sonraki kuşağısınız. Bizden, benden ve Tino Chrupalla’dan sonra siyasi sorumluluk alacak olan sizsiniz” mesajını verdi. Weidel, delegelerden ayakta alkış aldı.

Yeni örgüt, selefi olan ve istihbarat tarafından 'aşırı sağcı' yapı olarak sınıflandırılıp lağvedilen Junge Alternative'ye göre partiye daha sıkı bağlanmış bir model olarak tasarlanıyor. Eski yapılanma, partinin en sert kanadının öncülerinden Björn Höcke etrafında radikal bir gençlik örgütü olarak görülüyordu.

Aşırı söylemler ve 'remigrasyon' çağrıları

Toplantıya katılan yaklaşık 800 genç delege önünde sahneye çıkan isimlerin çoğu AfD’nin en sağ kanadından milletvekilleriydi; bunlar arasında Matthias Helferich de yer aldı. Kongre uzadıkça kürsüdeki söylem de sertleşti.

Gençlik yönetimine ilişkin oylamalarda da rekabet kızıştı. Yönetim için yarışan isimler 'kamp adaylıklarıyla' birbirine karşı çıktı. Seçilemeyen adaylardan 17 yaşındaki Mio Trautner, sonuç sonrası “Bunun böyle olmayacağı konuşulmuştu” diyerek, perde arkasında farklı bir uzlaşı beklentisi olduğunu ima etti.

Salonda en fazla alkış ve tezahürat, en radikal görüşleri dile getiren konuşmacılara geldi. Birçok aday, remigrasyonu – hatta 'milyonlarca insanın geri gönderilmesini' – açıkça savundu. Böylece, eski aşırı sağcı gençlik yapılanmasının sert çekirdeğinin hâlâ aktif olduğu ve yeni isimle birlikte yeniden etkili bir konuma geldiği net biçimde ortaya çıkmış oldu.