AVRUPADAN Youtube Video
Bürgergeld tartışması: Uzun süreli alıcıların yarısı iş aramıyor
En az bir yıldır Bürgergeld alanların yüzde 57’si, son bir ay içinde aktif iş aramadığını söylüyor. En büyük gerekçe, psikolojik ve kronik sağlık sorunları.
Almanya’da yakında “Grundsicherung” adını alacak olan Bürgergeld’in istihdamı ne kadar teşvik ettiği yeniden tartışma konusu oldu. Bertelsmann Vakfı için yapılan bir araştırma, uzun süredir Bürgergeld alanların önemli bir bölümünün son bir ay içinde iş aramadığını ortaya koydu.
Nisan–haziran döneminde, 25–50 yaş arasında, en az bir yıldır Bürgergeld alan 1006 kişiyle görüşüldü. Katılımcıların yüzde 57’si, önceki ay içinde aktif olarak iş aramadığını belirtti. Bu oran, sistemin “işe dönüş” işleviyle ilgili soru işaretlerini büyüttü.
Sağlık sorunları ilk sırada
İş aramayanların yaklaşık dörtte üçü, yani yüzde 74’ü, bunun temel nedeni olarak psikolojik sorunlarını veya kronik hastalıklarını gösterdi.
Katılımcıların yaklaşık yarısı (yüzde 49), kendilerine uygun iş ilanının çok az olduğu görüşünde. Yüzde 25,5’i, çalışmaya başlasalar bile maddi durumlarının kayda değer biçimde düzelmeyeceğini düşünüyor. Yüzde 22’si, çocuk ya da hasta yakın bakımı nedeniyle iş arayamadığını söylüyor. Yüzde 11’i ise “ara sıra yapılan işler”le geçimini sağladığını ifade ediyor.
Genel olarak tüm katılımcıların yüzde 45’i, psikolojik ya da kronik bir rahatsızlığı olduğunu belirtiyor. Bu tablo, sağlık durumunun işgücü piyasasına dönüşte ne kadar belirleyici olduğunu gösteriyor.
Vakıftan sistem değişikliği çağrısı
Bertelsmann Vakfı’na göre, Almanya’da yaklaşık 1,8 milyon kişi Bürgergeld alıyor, işsiz olarak kayıtlı ve kağıt üzerinde çalışabilir durumda.
Vakıftan uzman Tobias Ortmann, bulguların yaklaşımın gözden geçirilmesi gerektiğine işaret ettiğini savunuyor. Ortmann, “Kronik ya da psikolojik rahatsızlıklar, gerçekçi bir şekilde işgücü piyasasına dönüş imkânı vermiyorsa, bu kişilerin Grundsicherung’dan sosyal yardım ya da maluliyet emekliliği gibi daha uygun sistemlere geçişi düşünülmeli.” diyor.
Ortmann, tartışmanın “damgalayıcı” değil, “durumu yapıcı biçimde ele alan” bir çerçevede yürütülmesi gerektiğinin altını çiziyor.
Jobcenter ve eğitim imkânları
Araştırmaya göre katılımcıların yüzde 43’ü, bugüne kadar iş bulma merkezinden (Jobcenter) hiç iş teklifi almadığını söyledi. Yüzde 38’i ise şimdiye kadar hiçbir eğitim veya kurs teklifinden yararlanmadığını belirtti.
Eğitim ve nitelik artırma imkânlarının daha çok düşük eğitimli gruplara yöneldiği, buna karşılık kadınlara –özellikle çocuklu kadınlara– daha seyrek ulaştığı vurgulanıyor.
Aktif iş arayanlar arasında bile çoğunluk, iş aramaya görece az zaman ayırdığını ifade ediyor. Haftada 20 saatten fazla iş arayanların oranı yalnızca yüzde 6. Katılımcıların yüzde 26’sı ise haftada en fazla 9 saatini iş aramaya ayırdığını söylüyor.
Bertelsmann Vakfı’ndan iş piyasası uzmanı Roman Wink, “Jobcenter’ların önceliklerini yeniden belirlemesi gerekiyor. Daha az bürokrasi, daha fazla aracılık: İnsanları gerçekten kendilerine uygun işe yerleştirmek temel hedef olmalı.” diyerek uygulamadaki eksiklere dikkat çekiyor.
“Yarısı iş aramıyor” başlığı tartışmalı
Paritätischer Gesamtverband (çatı sosyal yardım örgütü), araştırmanın kamuoyuna sunuluş biçimini eleştirdi. Örgüt, çalışmanın yalnızca en az bir yıldır Bürgergeld alan “uzun süreli alıcılara” odaklandığını, buna rağmen tüm Bürgergeld alanları kapsıyormuş gibi yorumlanmasının tabloyu çarpıttığını savunuyor.
Örgüte göre, “yarısı iş aramıyor” ifadesi tek başına yanıltıcı. Çünkü iş aramayanların yüzde 59’unun gerekçesi hastalık veya resmî bir programa katılım gibi meşru nedenler. Geriye kalan yüzde 41’lik grupta ise, katılımcıların yüzde 73’ü aslında aktif olarak iş aradığını söylüyor.
Araştırmanın saha çalışması, Federal İş Kurumu’na bağlı İşgücü Piyasası ve Meslek Araştırma Enstitüsü’nün (IAB) çektiği örneklem üzerinden yapıldı. Amaç, Bürgergeld alanların yaşam koşullarını ve işe dönüş önündeki engelleri daha net ortaya koymak olarak tanımlanıyor.
Geri Dön 05 Aralık 2025 Cuma Önceki Yazılar