AVRUPADAN Youtube Video
Bundestag’da AfD krizi: Oy sayımı sırasında itiş kakış, polis çağrısı
Almanya Federal Meclisi’nde iki hafta önce yaşanan bir oylama, AfD milletvekillerinin tutumu nedeniyle krize dönüştü. 13 Kasım’ı 14 Kasım’a bağlayan gece yarısına doğru yapılan yoklamalı oylamada salonda itiş kakış yaşandı, Meclis polisleri çağrıldı.
İddiaya göre AfD milletvekilleri, 13 Kasım gece yarısına doğru yapılan nâmına (nomenklatürlü) oylamada oy sandıklarının önüne bilerek dizildi. Normalde sandıkların yanında duran ve düzeni sağlayan görevlilerin hareket alanı daraldı, oy verme sırasında itiş kakış yaşandı.
Salonda bulunanların anlatımına göre AfD’nin sandık başına yerleştirdiği ‘sayım gözcüleri’ oldukça sert davrandı. AfD ise bu anlatılanları reddediyor.
SPD milletvekili Annika Klose, yaşananları Instagram hesabından paylaştı ve olay sırasında Bundestag polisinin de çağrıldığını duyurdu. Klose’nin paylaşımında şu ifadeler yer aldı:
Bu akşam AfD, Bundestag’da demokrasimizi nasıl baltaladığını bir kez daha gösterdi.
Ne oldu? AfD, gece yarısından hemen önce yapılan bir yasa oylamasında Bundestag’ın karar yeter sayısını sorguladı. Bunun üzerine Birlik partileri isimli oylama talep etti.
Neden? Çünkü aksi hâlde bir “Hammelsprung” yapılacaktı. O durumda AfD milletvekilleri hiçbir yaptırımla karşılaşmadan oturuma katılmayabilirdi. Buna karşılık, isimli oylamayı kaçıran milletvekilleri para cezası (200 avro) ödemek zorunda kalıyor.
Bunun üzerine AfD, her sandığın başına oyları sayan bir gözcü yerleştirdi. Diğer gruplar sayesinde çoğunluğun sağlandığı ortaya çıkınca, AfD milletvekilleri de son dakikada sandığa koşup oy kullandı.
AfD aslında karar yeter sayısı oluşmasın diye oylamaya katılmak istemiyordu. Ama para cezasını da göze almadılar. Sandıklardan sorumlu salon görevlileri, bu “gözcüler” tarafından baskı altında hissedince Bundestag polisini çağırdı.
Oylamayı kazandık ama AfD’nin bu tavrı, Alman Bundestagı’ndaki demokratik işleyişi zedeliyor ve baştan sona taktik manevradan ibaret. Sözde “işlemeyen” bir demokrasi hikâyesini bir kez daha anlatmak istiyorlar ve bunu yaparken de her yerde oyun çeviriyorlar.
Meclis idaresi ayrıntı vermekten kaçındı ancak Bild’e yaptığı açıklamada, ‘bahsi geçen gece nâmına oylama için Bundestag polisinin çağrıldığını’ doğruladı.
AfD, Meclis’in karar yeter sayısını sorguladı
Olayın arka planında, AfD’nin gece yarısına doğru Bundestag’ın karar yeter sayısına sahip olup olmadığını sorgulaması vardı. AfD fiilen şu mesajı verdi; diğer partilerin milletvekilleri bu saatte artık salonda değil ve görevlerini gereği gibi yapmıyor.
Alman parlamento hukukuna göre Bundestag’ın karar alabilmesi için 316’dan fazla milletvekilinin salonda olması gerekiyor. Bu sayı tartışmalı hâle geldiğinde genellikle ‘Hammelsprung’ denilen usule başvuruluyor. Bu yöntemde tüm milletvekilleri ‘evet’, ‘hayır’ ve ‘çekimser’ kapılarından tek tek geçiyor ve sayılıyor.
Hammelsprung sırasında salonda olmayanlar için herhangi bir ceza yok. Ancak nâmına (isim isim) yapılan oylamada durum farklı. Oylamaya katılmayan milletvekilleri 200 avro para cezası ödemek zorunda kalıyor.
Tam da bu nedenle, AfD’nin şüpheleri sonrası o gece nâmına oylama talebi muhalefetteki CDU/CSU grubundan geldi. Böylece AfD, kendi katılmamazlığı üzerinden Meclis’i ‘karar alamaz’ duruma düşüremedi; çünkü bu, AfD milletvekillerine de pahalıya mal olacaktı.
AfD’den ‘seçim hilesi’ iması
AfD Grup Başkanvekili Stephan Brandner, Bild’in soruları üzerine, partili milletvekillerinin neden sandıkların yakınında durduğunu ‘oylamanın gidişatını daha yakından izlemek istemeleriyle’ açıkladı. Brandner’ın iddiasına göre, oylamanın başında ‘bazı milletvekillerinin birden fazla oy pusulası attığı, ardından hızla kalabalığın arasına karıştığı’ fark edildi. Yani, diğer partilere seçim hilesi imasında bulundu.
Bu ağır suçlamayı Brandner’ın, Meclis’in en üst danışma organı olan Âkil Heyet’te (Ältestenrat) tekrarladığı, ancak somut delil gösteremediği bildirildi. Bild’in heyet çevrelerine dayandırdığı bilgiye göre, durum “AfD’nin her kural ihlali ortaya çıktığında, kendisini daha da saçma ve daha büyük bir yalanla savunmaya çalıştığı” yönünde değerlendiriliyor.
Klöckner: Meclis’in itibarına zarar veriyor
Bundestag Başkanı Julia Klöckner’in de geçen perşembe günü yapılan Âkil Heyet toplantısında konuya sert tepki verdiği öğrenildi. Klöckner, Brandner’ın sözleri için ‘böyle temelsiz ithamların, Meclis’in işleyişine duyulan güvene ve kurumun itibarına zarar verdiğini’ vurguladı.
O gece salonda bulunan bazı isimler ise AfD’lilerin, karar yeter sayısının sağlandığını fark edince bu kez koşar adım sandıklara gidip hızla oy pusulası attıklarını anlattı. Amaçlarının, 200 avroluk para cezasından kaçmak olduğu belirtiliyor.
Klöckner’in, AfD’lilerin davranışı için ‘bu oylamadaki tutum kabul edilemezdi’ dediği, özellikle de “Genel Kurul yardımcısı kadın görevlilerin ve kadın milletvekillerinin AfD’nin sandık başındaki gözcüleri tarafından rahatsız edilmiş hissetmelerinin asla kabul edilemeyeceğini” söylediği aktarıldı.
Sandıklar yeniden Genel Kurul salonuna alınacak
Yaşananlar, Bundestag Âkil Heyeti’nde ele alınmaya devam edecek. İlk somut sonuç ise seçim düzeninde değişiklik oldu. Buna göre nâmına yapılan oylamalarda kullanılan sandıklar, karar yeter sayısının tespiti için artık yeniden doğrudan Genel Kurul salonunun içine konulacak. Oylamalar da oturumu yöneten Meclis başkanvekillerinin gözetiminde yapılacak.
Geri Dön 06 Aralık 2025 Cumartesi Önceki Yazılar